15 Temmuz 2011 Cuma

SEYYİDET İ ABİDAT FATIMA BİNTİ ŞEYH ETEM ÇELEBİ

 

(Sene 763) Şeyh Etem kızı Fatıma
Şeyh Etem Çelebinin kızıdır,
Türbe odası kapısından girildiğinde sol baştaki 1.Sandukada yatar  "Allah Rahmet Eylesin"
Şeyh Etem Çelebi hazretleri,kızı Fatımayı Tokatın Kat  Kasabasına gelin verir,(700 lü yıllarda kat kasabası şimdiki gibi büyük bir yerleşim yeri değil ,ufak sakin sessiz dağ başı bir köy)
kızı Fatıma bu izdivaca pek sıcak bakmaz,gönülsüz bir evlilik olur,o zamanlar Zile şehri,
şimdikinden ufak ama yine kat'la mükayese edilemeyecek kadar büyük,
Bu Zamanda , Zileden köye gelin gidilirmi?Hangi kız gider,Zileden dağın başına.
Ama yinede babasının hatırını kıramaz:
"Bundada bir hikmet olsa gerek diyerek"Kabül eder düğünleri olur,evlenirler,
Aradan zaman geçer kızı Fatıma'nın canı Dağbaşı ıssız geleni gideni olmayan beldeden sıkılmaya başlar,
bu arada Fatımada keramet sahibidir, hergün sabah namazında babası Şeyh Etem Çelebinin abdest suyunu dökmek için gelir hizmetini yapar,tekrar evine döner,
gel zaman git zaman böyle devam eder,bir ara baba kız dertleşirlerken kızı Fatıma babası Şeyh Etem Çelebiye:
"baba beni neden oraya dağ başına verdin ?ben orada yalnızım,sıkılıyorum"
diye intizarda bulunur.
Bunun Üzerine Şeyh Etem Çelebi
"Hadi şimdi git kızım senin yerin kocanın evidir,Katı Ağrısı olan yanına gelsin"
der ve dua eder,
O günden beri, yörenin insanları hala kata ziyarete giderler,yüzyıllardır, kat kasabasının ekonomisine büyük katkıda bulunurlar.

Hiç yorum yok: