---MÛSA FÂKİH
1073'den sonra Dânişmendliler zamânında Tokat-Zile'ye gelip yerleşmiş Horasan velîlerinden. Kendisine ilminin çokluğundan dolayı dînin yardımcısı mânasına Nâsırüddîn, hukuk ilmindeki üstünlüğünden dolayı da Fakîh lakabı verilmiştir. 1207'de vefât etmiş olup türbesi Zile'de Ali Kadı mahallesindedir. Kendisi gibi büyük bir âlim ve velî olan oğlu Aliyyül Mücerret de 1256'da vefât etmiş olup babasının türbesinde medfundur. Türbede bulunan diğer sandukalar ise Muîniddîn Halil Efendi, Şeyh Edhem Çelebi ve Müsevî Abdullah Efendiye âittir.
---EDHEM ÇELEBİ
Tokat'ta yetişen velîlerden. 1301 yılında Tokat'ta doğdu. Babası Muînüddîn Halil Efendi, annesi Ümmü gülsüm Hâtundur. Küçük yaştan îtibâren dayısı olan büyük velî Acepşir hazretlerinden ders almaya başladı. Ondan aldığı ilim ve feyzlerle kemâle erdi. Zile'ye gitti. Bâyezîd-i Bistâmî Câmiinde insanlara İslâmiyeti anlatıp onların doğru yola, din ve dünyâ saâdetine kavuşmaları için çalıştı. Birçok talebe yetiştirdi. Otuz beş yaşlarında iken Artovalı Seyyid Ömer'in kızı ile evlendi. Bu hanımından olan oğlu Abdurrahmân Efendi de ilim ve ihlâsı ile tanınan büyük bir velî oldu.Uzun müddet taliblerine ders verip kıymetli talebeler yetiştiren Edhem Çelebi 1350'de vefât etti. Kabri, Zile'de Mûsâ Fakîh türbesindedir.
Edhem Çelebi'nin ilmiye silsilesi ise şöyledir: Edhem Çelebi, Acepşir, Osman-ı Rûmî, Aliyyül-Mücerrât, Mûsâ Fakîh, Mustafa Safiyüddîn Bistâmî, Necîbüddîn Osman Bistâmî, Mehmed Bistâmî, Bâyezîd-i Bistâmî, İmâm-ı Câfer-i Sâdık, İmâm-ı Muhammed Bâkır, İmâm-ı Zeynel Âbîdin, İmâm-ı Hüseyin, İmâm-ı Aliyyül-Mürtezâ, Peygamber efendimiz Muhammed Mustafâ (sallallahü aleyhi ve sellem).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder