"Din bir gerçektir."
Kur'an (51:6)
Tamarkoz®
"Bütün gücünü topla ve kalbindeki hayat kaynağına yoğunlaştır ki keşiflerin kalıcı olsun. Böylece denge, sükunet içinde yaşayacak ve ölümsüzlüğü keşfedeceksin."
Mevlana Shah Maghsoud Sadegh Angha “Kalbin Mesajları”ndan
Tamarkoz®, güçlerin yoğunlaştırılması anlamına gelen Sufi-Meditasyonuʼdur. Ancak, Batıdaki meditasyon uygulamalardan önemli ölçüde farklıdır. Tamarkoz®, denge, sakinlik ve uyum sağlar. Bu etkili ve güvenilir kendini keşfetme yöntemi, ruhla bütünleşebilmek için enerji alanları arasında denge ve uyum gerçekleşir ve vücudun enerji alanlarını aktifleştirir. Tamarkoz® öğrencinin anlama, ilahi ışınları alma gücünü mükemmelleştirir ve almaya açık ve kendini tanıma konumuna ulaştırır. Böylece kişi almaya hazır ve ruhla bütünleşmek için uyumlu hale gelir. Gerçek meditasyon bizi evrende var olan bütün birimlerle bağlantılı hale getirir.
Hazreti Shah Maghsoud’un “Hayatın Gizli Köşecikleri” adlı eserindeki (58) açıklamasına göre insan vücudu 13 elektromanyetik merkezle donatılmıştır. Bu merkezleri tanıyıp ve geliştirmek gerekli uyumu sağlar ve insanın manevi boyutunu tanınması kolaylaşır. Bu merkezlerin en önemlisi kalptedir. Mevlana Shah Maghsoud bu merkezi "Ben" veya "hayatın kaynağı" olarak nitelendirmektedir. Kalbe Tamarkoz® (tamarkoz Arapça merkez kelimesinden türetilmiştir ve merkezdeki noktaya odaklanma anlamındadır) bunun için diğer meditasyon yöntemlerinden farklılık gösterir. Kendi gerçek varlığını tanımak için "Ben"in cazibe alanının keşfedilmesi (birlik, vahdet) için zorunludur.
Zikir
"İnananlar ve kalpleri Allah'ı anınca huzur bulanlar- kalp, ancak ve ancak Allah'ı anmakla huzur bulur." (Kuran-ı Kerim, 13:28)
Zikir'in kelime anlamı "anma" veya "hatırlama", özel anlamı ise sevgiliyi hatırlama demektir.
Zikir, insandaki müzik aygıtını ilahi anmaların ses tonuna ayarlar. Her gün yapılırsa zikir, arayıcıyı dalgınlıklardan (unutkanlık), düşüncelerden, korkulardan ve endişelerden kurtarır ve varoluşunun bütün boyutlarını ilahi güçle birleştirir. Bu uygulama vücuttaki enerji merkezlerini de aktif hale getirdiği için kalp de temizlenmeye başlar. Zikir yapan arayıcının tek amacı, kendini zikrin doğal ritmine ve zikrin akışına bırakarak kalbiyle bağlantıya geçmek ve dünyevi sınırlılıklardan kurtulmaktır.
Soldan sağa hareket etmek yoluyla zikrin ritmi ve hareketi kalp tarafından sonsuzluk işareti şeklinde verilmektedir. Bu şekilde soldan sağa hareket edilmekte ve vücut, özel şarkılar eşliğinde sonsuzluğun bilimsel sembolü olan sekiz rakamı (∞) şeklinde oynatılmaktadır. Bu sonsuzluk işaretinin merkezinde kalp vardır. İçsel gerçeğimizi tanımak ve ve gerçek “Ben”le bağlantı kurabilmek için oraya tam bir konsantrasyon halinde olunması gerekir. Aşk ve cazibe, arayıcının kalbindeki "Ben"in merkezinde meydana gelir ve oradan bütün varlığını kaplar. Bu merkez, evrendeki bütün enerjileri, aşkı ve cazibeyi kendine alan bir mıknatıstır. İki dünyanın birleştiği nokta veya “Ben”dir. Bu nokta kendi içimizdedir ve meditasyon ve dua ile “uyandırılır” ve böylece kalp ve beyin arasındaki yol (kanal) aydınlanır.
Namaz
Namaz, Sufizm’in temel prensibidir ve İslam’ın direğidir. Namaz’la Sevgili’ye, Allah’a yaklaşmaya çalışılır. Zahiri şekli abdest ve çeşitli hareket ve dualardan meydana gelir. Manevi boyutunda ise kalben teslim olmak, kalpte hazır olmak zorunludur.
Kalbin hazır olması, kalben teslimiyet namazın temel şartıdır. Gerçek namazda namaz kılan kişi kalbiyle, dualarıyla ve hareketleriyle yalnızca bir gerçeği, yani “la ilaha illa Allah’ı” Allah’tan başka ilah yoktur’u arar. Namazlar dua edenler için zorunludur. Fakat namaz kılanların Allah’la bütünleşmeye hazır olmadıkları bir namaz da gerçek anlamından yoksundur. İslamdaki günlük ibadet şekli olan namaz, Allah’ı bulmayı gerçekten hedef edinenlerin güçlerini temin ettikleri kaynağı devamlı anmalarıdır. Hazreti Shah Maghsoud Sadegh Angha (20):
"Akşam namazı, çekirdeğin ekilmesi Yatsı namazı, karanlık ve gizlilik içinde çekirdeğin kök salması Sabah namazı, ilk filizlerin yeryüzüne çıkması Öğlen namazı dalların ve yaprakların büyümesi İkindi namazı, teslimiyet ağacının meyvelerinin toplanmasıdır." demiştir.
Gerçek dua, Allah'ın muhteşem nuruna şahitlik etmek, saf, uyanmış ve aydınlanmış kalbin, parlak ruhun, temiz ve emin Ben aynasında Allah'a teslim olmaktır.
True prayer means witnessing the glorious light of God and truthful devotion to the Exalted God in the mirror of the pure, attentive, and illumined heart; the enlightened mind; and the pure and assured self.
Oruç
Oruç İslam’ın temel ilkelerinden ve Sufi uygulamaların temel unsurlarından biridir. Ramazan ayında her gün güneşin doğuşundan batımına kadar dünyevi zevklerden uzak durulur ve dikkatler kalbe, içe çevrilir. Oruç, sadece yeme, içme, sigara veya diğer hücresel ihtiyaçlardan uzak durmak olmayıp ruhu ve gönlü kirleten şeylerden de kaçınmaktır. Ramazan ayı, arınma ayıdır. Bunun için de öz disiplin ve teslimiyet zorunludur. Sufizm öğretisinde, kalpte hazır olmaksızın ve doğru niyet edilmeksizin yapılan bütün ibadetler anlamsız ve önemsiz ritüeller olarak kalır. Bu oruç için de geçerlidir.
İslam Sufizmi Okulu® M.T.O. Shahmaghsoudi®’nin günümüzdeki Pir’i Hazreti Salaheddin Ali Nader Angha öğreti derslerinde Ramazan’ın manevi anlamını ve oruç tutmanın gerçek anlamını ayrıntılı olarak açıklamıştır. "Ramada" (رَمَضَ) kelimesi devamlı büyük ısı ve kuraklığa maruz kalan, böylece onun aşırı susuzluğu içinde yüzeylerin kuruyarak çatlamaya başlaması sonucu çatlakların yüzeyden yukarıya doğru kıvrılarak çanağa benzeyen kabukların oluştuğu zemin anlamına gelir.
Yüzeysel kabuklar neredeyse tamamen kalkar. Saf, hayat bahşeden ve zeminin susuzluğunu giderecek suyu bekleyerek gökyüzüne yönelir. Bu, Ramazan ayında gerçeği samimiyetle arayanların bedenini ve ruhunu simgeler. Salek yolculuğunda bütün dünyevi zevkleriden kaçınır ve onlardan yüz çevirir. Kendini bunlardan uzak tutarak kalbindeki hayat kaynağına döner ve bu kaynaktan bilgi akımı ve sevgi bekler (Angha).
Ramazan ayı Hz. Muhammed (s.a.v)'e Allah tarafından Kuran-ı Kerim’in vahy edilmeye başladığı aydır. Bu da bize açıkça gösteriyor ki bu ayda temizlik ve teslimiyet ile gerçeği arayan salekin kitabı açılıp doğru bilgi ve sevgi açığa çıkarak rehberlik ve kurtuluş için açık işaretler görünür. "Ramazan ayı, insanlara doğru yolu gösterici ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kuran’ın gönderildiği aydır." Kuran-ı Kerim (2:185)
Kaynakça:
Angha, Hazrat Shah Maghsoud Sadegh. Hidden Angles of Life. Pomona, CA: Multidisciplinary Publications, 1975, Print.
Angha, Hazrat Shah Maghsoud Sadegh. Al-Salât, the Reality of Prayer in Islam. Riverside, CA: M.T.O. Shahmaghsoudi Publications®, 1998, Print.
Angha, Hazrat Salaheddin Ali Nader. Pleasant Hill, CA, 1992. Lecture.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder